Şimdi Sağlık Şimdi Sağlık
UYKU APNESİNDEN KURTULUN YAŞAM KALİTENİZİ ARTIRIN
Tedavi edilmediği takdirde ciddi problemlere gebe olan uyku apnesi tedavisinde temel yaklaşım; kilo vermek, alkol, sigara ve ilaç kullanımını kısıtlamak, reflüyü önleyici tedbirler ve uyku pozisyonunun ayarlanmasıdır. Üst solunum yolunda belirgin darlıklar varsa cerrahi tedavinin devreye girdiğini söyleyen Liv Hospital Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Tolgahan Çatlı cerrahi yöntemleri anlattı.
Tedavi seçenekleri nelerdir?
Tedavilerin ilk adımı hastanın yaşam tarzında yapacağı küçük ama etkili değişikliklerdir. Kilo vermek ve spor yapmak üst solunum yollarındaki daralmanın açılmasına ek olarak akciğerlerde solunum işini kolaylaştırır. Ayrıca sigara ve alkol gibi solunum yolları için irritan maddelerin kesilmesi gerekir. Bu gibi önlemler apne sendromu olan tüm hastalarda ortak bir adım olarak kabul edilmelidir.
cPAP tedavisi yaşam kalitesini yükseltir
Uyku apnesi tanısı konulan bir hastada temel tedavi cPAP (continous Positive Airway Pressure) tedavisidir. Bu tedavide temel amaç solunum havasını, uyku esnasında burundan ve ağızdan basınçlı bir şekilde solunum yollarında daralma ve kollapsı önleyecek şekilde akciğerlere iletmektir. Bu amaçla cPAP cihazları kullanılır. Bu cihazlar teknolojinin tüm gelişmelerini bünyelerinde barındıran ve hasta konforunu arttırmak adına her gün gelişen bir alandır. Bu tedaviyi etkin şekilde kullanan hastalarda sendromun tüm komplikasyonlarında anlamlı derecede gerileme, yaşam kalitesinde artış ve ölüm oranlarında düşüş izlenir.
Cerrahi müdahalenin yeri nedir?
Burun ve boğazda yer alan tıkanıklıkları ortadan kaldırmak amacıyla başta burun kıkırdak ve kemik eğriliklerine, normalden büyük bademciklere veya boğaz girişini tıkayan yumuşak damak/küçük dil ve dil kökü hatta üst ve alt çeneye yönelik çeşitli cerrahi uygulamalar vardır. Hangi hastaya hangi cerrahi prosedürün uygun olduğu kararında elbette en önemli basamak muayenedir. Bu değerlendirme kulak burun boğaz uzmanlarınca yapılır ve gerekirse multidisipliner bir yaklaşımla hastalar konseylerde konsülte edilerek en uygun cerrahi müdahaleye karar verilmiş olur.