Otizmde erken başlayan eğitim bireyin yaşamına olumlu yansıyor
Otizmde erken yaşta tanının bir an evvel eğitime başlanması için önemli olduğunu vurgulayan uzmanlar öncelikle anne-babaların bilinçlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Ailelerin her otizmli bireyin kendine özgü farklılıkları olduğunu unutmadan buna tutum ve davranış sergilemeleri gerektiğini belirten Sosyal Hizmet Uzmanı İrem Atahan, “Otizmli bireylerin yetkili kişiler tarafından desteklenerek çeşitli etkinlik ve aktivitelerle akranlarıyla iletişime geçmesi gerekir. Örneğin özel eğitim sürecine hâkim bir gölge öğretmen ile oyun gruplarına katılması otizmli bireyin bu programdan üst düzey verim almasına katkı sağlar.” önerisinde bulundu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Sosyal Hizmet Uzmanı İrem Atahan, otizmli çocukların sosyal hayata uyum sağlayabilmeleri için erken tanı ve eğitimin önemine dikkat çekti. Atahan, ailelere ve bakım verenlere de tavsiyelerde bulundu.
Erken tanı eğitimin etkilerini arttırabilir
Otizm spektrum bozukluğunun, doğuştan gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan, yaşam boyu süren, dil, sosyal ilişkiler, davranış ve bilişsel gelişmede gecikme ve sapma gibi özellikler gösteren nöro-gelişimsel bir bozukluk olduğunu belirten Sosyal Hizmet Uzmanı İrem Atahan, “Otizmde erken yaşta tanı konması, bir an evvel eğitime başlanması ve etkilerinin yaşamlarına olumlu şekilde yansıması açısından önemli. Erken tanı sonrasında otizmli bireylerin sahip olduğu gelişimsel geriliklerine yönelik öncelikle anne-babalarının bilinçlendirilmesi ve dikkat edecekleri noktalar konusunda bilgilendirilmesi gerekiyor.” dedi.
Eğitimin verimli olabilmesi için olumsuz etkiler minimum seviyeye indirilmeli
Özel eğitim programının, tanıyı koyan ekibin aileyi gerekli kurum ve kişilere yönlendirmesi ile başladığını belirten İrem Atahan, “Otizmli bireylerin gelişimi açısından bakım verenlerinin süreç içerisinde bilinçlenmesi önemli. Anne ve babaların her otizmli bireyin kendine özgü farklılıkları olduğunu unutmadan buna göre tutum ve davranış sergilemeleri gerekir. Tanı alan otizmli bireyin; sosyal hayata adaptasyonu ve nöro-gelişimi için aldığı eğitimlerden üst düzeyde verim alınabilmesi ve alınan eğitimde sonuçların sürdürülebilir olması için toplum içinde sosyalleşmesini engelleyen etkileri minimum seviyeye indirmek gerekir.” şeklinde konuştu.
Ailelerin eğitime dahil olması çok önemli
Otizmli bireylerin birbirlerinden farklı gelişim gösterdikleri için kişiye özel ‘Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı’ (BEP) hazırlanması gerektiğini aktaran Sosyal Hizmet Uzmanı İrem Atahan, “BEP, bireyin, ailenin, öğretmenin gereksinimleri doğrultusunda hazırlanan destek eğitim hizmetlerini içerir. Bu aşamada ailenin de program sürecine dahil olması, eğitimde kullanılan yöntemleri öğrenmeleri ve bu programı bireyin gündelik hayatında da aktif bir şekilde kullanmalarını sağlaması gelişim döngüsü açısından çok önemli.” dedi.
Kişiye özel eğitim programları gelişimlerine katkı sağlayabilir
Otizmli bireylerin sınırlı ve yineleyici davranışlar gösterme, genellikle yalnız kalmayı tercih etme, göz teması kurmada güçlük çekme, bazı ses ve durumlara aşırı tepki gösterme, bir nesneye karşı aşırı bağlanma, konuşma ve iletişim kurma noktasında sıkıntılar yaşadıklarına dikkat çeken Sosyal Hizmet Uzmanı İrem Atahan, sözlerine şöyle devam etti:
“Kişiye özel oluşturulmuş özel eğitim programları, ergoterapi ve duyu bütünleme çalışmaları, dil ve konuşma terapisi desteği bu durumların aşılması ve ilerleme gösterilmesi açından önemli. Bunların yanı sıra otizmli bireyler kaba motor ve ince motor becerilerinde de güçlük yaşayabilmekte, sıra dışı beden hareketleri gösterebilmekteler. Motor becerilerinde ve beden hareketlerindeki bu güçlükler sebebiyle bireylerin sportif faaliyetlere yönlendirilmesi bireyin gelişimine katkı sağlayabilir.”
Sosyal davranışlarını geliştirmek için spor yapabilirler
Otizmli bireyler için yüzme, atletizm, bowling, bisiklete binmek gibi sportif faaliyetlerin uygun olabildiğini belirten Sosyal Hizmet Uzmanı İrem Atahan, “Bisiklet denge ve koordinasyon becerisini geliştirir, yüzme tüm vücut koordinasyonunu kullanabilme ve rahatlatıcı özelliğinden dolayı fayda sağlar. Bireylerin sosyal becerileri ezbere ve mekanik olarak yaptığı da göz önünde bulundurulduğunda, sosyal hayata adaptasyonlarının daha rahat olması amacıyla ezber davranışların minimumda bulunduğu sportif faaliyetler, sosyal durumlara uygun şekilde davranışlarını uyarlayabilme becerilerinin de geliştirilmesinde bir araç olabiliyor.” önerilerinde bulundu.
Otizmli bireyler akranlarıyla iletişime geçmesi için teşvik edilmeli
Bireyin sosyal becerilerinin gelişiminde normal gelişim gösteren akranlarıyla bir arada oyunlar oynamasının önemine vurgu yapan Sosyal Hizmet Uzmanı İrem Atahan, “Otizmli bireyler çeşitli etkinlik ve aktiviteler esnasında akranlarıyla iletişime geçmesi için yetkili kişiler tarafından desteklenmeli ve teşvik edilmeli.” dedi.
Bireyin, akranlarıyla iletişime geçmesine ve modelleyerek sosyal becerileri öğrenmesine destek sağlayacak eğitimler bulunduğunu da belirten Atahan sözlerini şöyle tamamladı:
“Tersine kaynaştırma metodu uygulanan oyun gruplarına bireyi tanıyan ve onun özel eğitim sürecine hâkim bir gölge öğretmeni ile katılması otizmli bireyin bu programdan üst düzey verim almasına katkı sağlar. Gölge öğretmeni ile bireyin dışarıda da sosyal işlevselliğini arttırmak amacıyla çalışmalar yapması da mümkündür.”